HAFTALIK PROGRAM 4

PEYGAMBERİMİZİN HAYATI
Çocuklar İçin Sevgili Peygamberimizin Hayatı-Yusuf Karagöl-Muştu Yayınları'ndan aşağıdaki konular okunabilir:
Harika Olaylar
Sütanne Halime
Bolluk ve Bereket
Yağmur Duası
Farklı Bir Çocukluk
Halime'nin Arzusu
Karla Dolu Tas
Mekke'ye Dönüş
Anneye Veda

Minik Dualar-Sevgili Peygamberim İlahisi

https://www.youtube.com/watch?v=6Tj2I5rj0x8



İBADETLERİM-NAMAZ

Namaz Kılan Kime Benzer?
"Yeryüzünün en akıllı insanları kimlerdir?" diye sorsalar vereceğimiz cevap bellidir. Allah'ın en çok sevdiği ve seçtiği örnek insanlardır: Peygamberler ve Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed s.a.s dir. Kur'an-ı Kerim'den öğrendiğimize göre hepsi namaz kılmış ve namaz kılmayı sevenlerine de öğretmişlerdir. Demek ki namaz kılan, Peygamberimize benziyor.

Peygamberimizin yetiştirdiği gençler ki başta Hz. Ali, Musab bin Umeyr, Zeyd bin harise, Erkam, Zübeyr bin Avvam olmak üzere hepsi de namazlarını aşkla kılmışlardır. Peygamberimizin, "yıldızlar gibiler" diye iltifat ettiği ashabı içinde namazını kılmayan bir kişi bulunmaz. Onlar için namazsız hayat ölümden beterdir. Bedir Savaşı'nda ölümle burun burunayken bile namazı terk etmediler.

Onların yolunu izleyen Allah dostları hepsi birer namaz aşığıdır. Namazlarını vaktinde gözyaşlarıyla kılarlar. Çünkü onlar Sevgili Peygamberimiz'in sallallahu aleyhi ve sellem
izince yürümeye ve O'na benzemeye çalışmışlardır. Yolumuzu aydınlatanlardan Hz. Mevlana, Hacı Bayram Veli, Yunus Emre, Hacı Bektaş-ı Veli, Aziz mahmud Hüdai, Bediüzzaman Said Nursi, Mehmed Zahid Kotku, Allah'ın rahmeti üzerlerine olsun, hepsi namaz sevdalısıdır. Hayatlarını namaza göre ayarladıkları için unutulmayanlar arasına katılmışlardır. Bu gün vefat edip aramızdan ayrılmış olmalarına rağmen hala inananların gönlünde yaşamaları ve hayır dua ile anılmaları bunun en güzel delilidir.
Ahmet Bulut

BEN NAMAZA DURUNCA
Ben namaza durunca,
Melekler hep gelirmiş;
Etrafımda bekleşir,
Bana imrenirlermiş.

Ben namaza durunca,
Tomurcuklar çatlarmış;
"Bir çocuk secde etti."
Diye çiçek açarlarmış.

Ben namaza durunca,
Seccadem sevinirmiş
Peygamberim işitir,
Bana dua edermiş.

Ben namaza durunca,
Şeytan hırstan ağlarmış;
Allah'ım razı olur,
Cennetini açarmış.

Necla Günay


ADAB-I MUAŞERET

VÜCUT TEMİZLİĞİ
Gün içerisinde koşarız, zıplarız, toza bulanırız, toprakla oynarız, daha neler yaparız neler. Hele bir de futbol oynarsak vücudumuz iyice kirlenir. Günlük temizliğimizin yanında haftada en az bir defa yapacağımız banyo, sağlığımız açısından çok önemlidir. Banyo yaparken bazı konulara dikkat etmeliyiz.

Banyoya, Allah'ın huzuruna temiz çıkmak gibi, güzel düşüncelerle girilmelidir.
Sol ayağımızla banyoya girmeliyiz.
Girerken "Bismillahirrahmanirrahim, pisliklerin her cinsinden ve kovulmuş şeytanın şerrinden Allah'a sığınırım." demeliyiz.
Haftada en az bir defa vücudumuzu yıkamalıyız. Derimizin üzerinde biriken kir ve mikropların vücuttan atılması gerekir. Banyo yapmamızı kolaylaştıracak lif ve kese kullanabiliriz.
Banyoyu kimsenin görmeyeceği bir şekilde kapatmalıyız.
Yıkanırken avret yerlerimizi örtmeliyiz.
İlk girişimizde sağ ve sol omuzlarımızı yıkamalıyız.
Suyu lüzumundan fazla israf etmemeliyiz.
Banyoda konuşulmaz. İlahi ve şarkı söylenmez.
banyo bittikten sonra etraf güzelce temizlenir. Nahoş görüntülere meydan verilmez. Sabun, saç ve pis su artıkları giderilir. Kirli çamaşırlar yıkanmak için kirli çamaşır sepetine konulur.
Her banyodan sonra iç çamaşır ve giysiler değiştirilmelidir.
Banyodan çıkarken: "Allahümme inni euzu bike minennari ve es'elüke ğufraneke." duasını okuyabilirz.  (Allah'ım cehennemden sana sığınırım! Ya Rabbi! Senden affını, bağışlamanı isterim.)

PEYGAMBER KISSALARI

Hz. Adem

Çok çok eski zamanlarda da yeryüzünde hayat vardı. Denizler, ırmaklar, dağlar, taşlar, çeşit çeşit bitkiler, cins cins hayvanlar kısaca her türden canlılar vardı. Ama hiç insan yoktu.
Allah u Teala; meleklerine haber verdi:
"Topraktan, insan denen bir varlık yaratıp, onu yeryüzünde halife kılacağım. hepiniz ona secde ediniz."
Melekler, Yüce Allah'ın bu emri karşısında şaşırdılar. Gce gündüz, Allah'a ibadet ve itaatle meşgul oldukları halde, insan denen bu varlık nasıl olur da kendilerinden üstün olarak yaratılırdı? Merak içinde sordular:
-Ya Rab! Yeryüzünde bozguncu ve kan dökücü kimseleri mi halife yapacaksın? Halbuki biz sana her zaman ibadet ediyor, seni överek yüceltiyoruz.
Allah u Teala, meleklerin bu sorularına cevap olarak şöyle buyurmuştur:
"Varlıkların yaratılışındaki derin sır ve ince hikmetler sizin bildikleriniz kadar değildir. Ben sizin bilmediklerinizi de bilirim."
Melekler: "Şüphesiz Rabbimiz her şeyi bilir. faydasız bir şey yaratmaz." diyerek beklemeye başladılar.
Nihayet Allah u teala, ilk insanı, yani Hz. Adem'i topraktan yarattı. Ona en güzel şekil verdi. Ve ona kendi ruhundan üfledikten sonra, ona eşyanın isimlerini ve özelliklerini öğretti. Daha sonra Hz. Adem'in bütün yaratılmışlardan üstün olduğunu göstermek için bir imtihan yaptı.
Meleklere varlıkların isimlerini sordu. Bu konuda bilgileri olmadığı için, "Ya Rab! senin bize öğrettiğin ilimden başka bir bilgimiz yok" diyerek cevap vermediler. Sıra Hz. Adem'e gelmişti. Adem aleyhisselam, eşyanın isimlerini teker teker sayıp, özelliklerini belirtince, Allah u teala meleklerine hitaben, "Size yerde ve gökte olan, her şeyi ancak ben bilirim demedim mi?" diyerek tüm meleklerin Hz. Adem'e secde etmelerini buyurdu.
Bütün melekler, Yüce Allah'ın emri üzerine Hz. Adem'e secde etmişlerdi.
Sadece Şeytan secde etmemişti. Çünkü: şeytan kendini, Hz. Adem'den ve diğer bütün varlıklardan dah üstün görüyordu. Bunun üzerine Yüce Alalh:
"Ey iblis! seni secde etmekten alıkoyan nedir?" diye buyurdu. Şeytan bu terbiyesizliğinden dolayı tövbe edip af dileyeceği yerde kendini haklı göstermeye çalıştı. "Ben Adem'den daha hayırlıyım. Çünkü beni ateşten, onu ise çamurdan yarattın." diyerek kibirli davranmaya devam etti.
Bunun üzerine Allahü teala:
"Bulunduğun makamdan in. Rahmetimden çık git. Sen artık küçülenlerdensin." diyerek şeytanı huzurundan ve Cennet'inden kovdu. Şeytan yaptığı hatayı anlamıştı.
Ama kibri, gururu yüzünden affedilmeyi hatırına bile getiremiyordu. Korku içinde Allahü tealadan son bir dilekte bulundu. "Bana kıyamete kadar ömür ve müddet ver." Bunun üzerine Yüce Allah, ona: "Senin ömrün kıyamet gününe kadar uzatıldı." diye buyurarak, şeytana hayatta kalacağının müjdesini verdi.
Şeytan izni aldıktan sonra yine tövbe ve şükür etmesi gerekirken isyancı tutumunu sürdürdü.
"Ey Rabbim, Adem'e secde etmediğim için beni huzurundan kovdun. Ben de bundan sonra senin doğru yolun üzerinde oturarak, insanları doğru yoldan saptırmak için pusuda bekleyeceğim.
Onların sana isyancı olmaları için elimden ne geliyorsa yapacağım." diyordu.
Böylece şeytan, Hz. Adem'e ve nesline olan düşmanlığını açıkça ilan ediyordu.

Bilal Yorulmaz










Hiç yorum yok:

Yorum Gönder